Cıva nedir nerelerde kullanılır zararları nelerdir?
Saat: 13:59

Günlük hayatta sıkça duyduğumuz cıva nerelerde kullanılır? İnsan sağlığına zararları nelerdir? İşte detaylar...
Cıva, hava, su ve toprakta bulunabilen bir elementtir ve bu ortamlarda birkaç şekilde bulunur: elementel cıva, inorganik ve organik cıva bileşikleri. Elementel ya da metalik cıva parlak, gümüş beyazı bir metaldir ve oda sıcaklığında sıvıdır. Özgül ağırlığı 13,6 gr/cm, atom numarası 80, atom ağırlığı 200,61 olan bir metaldir. Cıva yalnız ısıtıldığında değil, oda sıcaklığında da buharlaşır. Cıva buharları zehirlidir. Cıvanın en önemli minerali sinoberdir (HgS). inorganik cıva bileşikleri yani cıva tuzları genel olarak beyaz toz ya da kristal halde bulunur. Sadece cıva sülfür bileşiği kırmızı renklidir. Cıvanın ergime noktası -38.8 “C, kaynama noktası 356.58 “C’dir. Isı iletkenliği kötü olmasına rağmen elektrik iletkenliği oldukça iyidir. Cıva, diğer metallerle kolayca alaşım yapar. Bu alaşımlara amal-gam adı verilir. Elektrik deşarjı altında cıva, neon, argon, kripton, ksenon gibi soy gazlarla birleşir. Cıva elementinin kendisi ve bileşikleri çok zehirlidir.
Cıva Nerede Kullanılır?
Termometre, Elementel cıva, termometre, barometre, vakum tulumbaları, cıva buharlı ve fluoresan lambalar ve redresörlerde kullanılır. Ayrıca aynaların sırlanmasında, altın ve gümüş üretiminde, tıpta tedavi maddesi olarak cıvadan faydalanılır. Cıva ayrıca, bazı elektrik devre anahtarlarında kullanılır. Altın üretiminde, altın ile amalgam oluşturmak suretiyle altının kazanılmasında da kullanılır Cıva pestisitlerde, pigment üretiminde, pillerde, diş dolgularında katalizör üretiminde ve aşılarda kullanılır
İnorganik ve organik (Fenilcıva ve etilciva) cıva bileşikleri fungisitlerde antiseptiklerde ya da dezenfektanlarda kullanılır.Bazı deri kremlerinde ve eczacılıkta da civa bileşikleri kullanılır.
Cıva saçıldığı malzeme yüzeyi üzerinde kuvvetle bağlanır ve oda sıcaklığında yavaş yavaş görünmeyen kokusuz ve zehirli bir buhar halinde ortam atmosferine karışır. Elementel cıvanın çok az miktarı (birkaç damlası) bile havalandırılmayan bir odada ciddi miktarlarda zehirli bir atmosfer oluşturur. Cıva buharlarının solunması son derece tehlikelidir. Cıva döküldüğünde çok küçük zerrecikler halinde dağılır. Bunların toplanması ve dökülen zeminin mutlaka temizlenmesi gerekir. Bu amaçla cıvanın dağıldığı zemin, kükürt tozu serpilerek dikkatlice silinmelidir.
Cıva İnsan Sağlığına nasıl etki eder?
Doğmamış bebeklerin ve küçük çocukların kanlarındaki yüksek seviyede cıva, gelişmekte olan sinir sistemlerine zarar verir. Hemen hemen herkes, çevreye dağılmış bulunan cıva nedeniyle, dokularında eser miktarda cıva taşır. Cıvaya maruz kalan insanın zarar görüp görmeyeceği birçok faktöre bağlıdır:
Cıvanın Kimyasal Formu [elementel (metalik), inorganik ya da organik bileşikler],
Doz,
Maruz kalma süresi,
Maruz kalma şekli (yeme, soluma, enjeksiyon, dokunma),
İnsanın kişisel özellikleri (yaş, sağlık).
Metilcıva vücuttan tabii olarak bir miktar atılabilir. Ancak önemli ölçüde bir azalma sağlanabilmesi için aylar, hatta yıllar gerekebilir. Yukarıdaki faktörlere bağlı olarak, cıvanın insan sağlığına etkisi çok şiddetli olabileceği gibi, çok sinsi ve uzun sürede ortaya çıkan bir etki şeklinde de olabilir. Bazı durumlarda ise hiçbir etkisi olmayabilir. Cıva temel olarak sinir sistemine etki eder. Sinirlilik, hafıza kaybı, uykusuzluk ve depresyon şeklinde nörolojik semptomlara yol açar. Özellikle, cenin, bebek ve çocukların gelişmekte olan sinir sistemleri metilcıvadan çok etkilenir. Besinlerle günde 5-20ug ev alındığı tahmin edilmektedir.Buhar halindeki metalik cıva, rahatlıkla hava pasajlarından geçerek mukozalara girmek suretiyle kana geçebilmekte ve hızla organizmanın tüm doku ve organlarında dağılıma uğramaktadır. Elementel cıva, solunum yolu ile absorbe olur. Cıva buharları, monoatomik yapıda (Hg) olduğu ve lipidde çözündüğü için organizmada depolanabilir. Elementel cıva gastro-intestinal sistem ve mukoz membran-lardan kolayca absorbe olur. Kanda Hgc (elementel cıva) şeklindeki cıva kan-beyin bariyerini geçebilmektedir. Hücresel absorbsiyon sonrası Hg° hızlı olarak iyonlara okside olur (Hg2*). Organik cıva bileşikleri de bir miktar Hg2+ ye oksitlenir. Bu iyonlar vücutta cıva bileşiklerini meydana getirirler. Bu absorbe edilen cıva oksidasyon işlemleri ile idrarla dışarı atılır. Cıvanın dağılımı kimyasal şekline, bir dereceye kadar da giriş yoluna bağlıdır, inorganik cıva beyin, karaciğer ve böbreklerde depolanır. En çok böbreklere affinite gösteren cıva bileşikleri başlıca bu organda toplanırlar.Deri yoluyla, çözünen ve çözünmeyen cıva tuzlarının absorbsiyon hızları aynıdır.
(http://bilgifenerim.com/)