Köyden İndim Şehire filminde sizi şaşırtacak 14 farklı detay!
Arzu filmin klasik yapımlarından biri olan ve aslında bir devam filmi olan Köyden İndim Şehire Filmi ile ilgili hiç bilmediğiniz 14 çarpıcı olay.
1. 1974'de çekilen Salak Milyoner filmini hatırlarsınız. Bu film o dönem oldukça büyük bir ilgiyle karşılanmış ve devam filmi olarak da "Köyden İndim Şehire" çekilmiştir.
İki film de 1974 yapımı. Zaman zaman filmleri birbirine karıştırdığınız olmuştur. Bunun için size kolay bir detay söyleyelim: Salak Milyoner'de Münir Özkul ve Adile Naşit var. Köyden İndim Şehire filminde ise o ikili yerine Tekin Akmansoy (Ali Rıza Emmi) ve Leman Çıdamlı var.
2. "Ali Rıza görmesin" diye sırtlarını takkeli binaya verip 50 adım saydıktan sonra kazdıkları yer de Kore Şehitleri anıtının bahçesi.
Ankaralılar bu noktayı çok iyi bilir çünkü tren garı, Gençlik Parkı ve burası hep aynı yerdedir. Zaten filmin final sahnesi de yine buranın karşısında bulunan Gençlik Parkı'nda geçmiştir.
3. Kardeşlerin birbirinden çuval kaçırdığı ve Himmet'in yük asansörüne bindiği yer ise Kennedy Caddesi üzerinde bulunan eski İş Bankası genel müdürlüğü, şu an BDDK binası olan inşaattır.
Oradan geçerken bir başka gözle bakacaksınız artık :)
4. Kayserili kardeşlerin Ali Rıza'dan köşe bucak kaçarken Ali Rıza'nın peşlerine takıldığı yer ise Cinnah Caddesi'nde bulunan Hürriyet Gazetesi binasının önü ve PTT'nin ilerisidir.
Caddenin tam Kuğulu Park'a yakın olan tarafını düşünün, yani en başını. Şu an PTT daha yukarda olmalı ama Hürriyet gazetesi binası yine duruyor.
5. Ali Rıza'nın kardeşleri davet ettiği o süper lüks evi ise Emek'de bulunan Yeşiltepe Blokları
O dönemin gerçekten en modern yapılarından biri sayılabilir.
6. Film çekildiğinde Kemal Sunal 30, Halit Akçatepe 36, Metin Akpınar 33, Zeki Alasya ise 31 yaşındaydı.
En yaşlılarının Halit Akçatepe olduğuna şaşırmamak imkansız çünkü her zaman ailenin en küçüğü rolünde o oynamıştır. Halit Akçatepe, 1938 doğumlu.
7. Filmin bir diğer adı da "4 Damada 3 Gelin"dir ancak bu isim birkaç afiş dışında filmin tanıtımında kullanılmamıştır.
Bizim yaptığımız araştırmalar bu yönde.
8. Filmin senaristi, aynı zamanda filmin oyuncularından olan Zeki Alasya'dır.
Aslında bu konuyla ilgili birkaç fikir ayrılığı da yok değil. Agah Özgüç'ün Türk Filmleri Sözlüğü'nde filmin senaristi olarak Sadık Şendil yazar ancak jenerikte Zeki Alasya'nın ismi bulunmaktadır.
9. Filmde Himmet'in karısı rolünde oynayan oyuncu, gerçek hayatta da o dönem Zeki Alasya'nın eşi olan Oya Alasya'dır.
Fotoğrafta sol başta görebilirsiniz kendisini. Bu arada çift, 1987 yılında ayrıldı.
10. Ali Rıza emmi ile otele girmeye çalışıp döner kapının içinde kaybolan kardeşlerin bulunduğu yer eski Stad Oteli'dir.
Şu an onun yerinde Radisson Otel var. Tam Gençlik Parkı'nın karşısında kalıyor.
11. Altınları bulmak için ekmek fırınında işe başladıkları sahneyi hatırlıyorsunuz değil mi? Hah işte o sahnenin çoğu doğaçlama.
Metin Akpınar'ın hamuru boyununda çevirmesi, Halit Akçatepe'nin hamur yerine kendisinin inmesi... Kısa olan fırın sahnesi, doğaçlamalar sayesinde uzamış.
12. Altınları bozdurmadıkları için parasız kalarak her gün suyla karnını doyuran kardeşlerin mekanı ise Güvenpark. Hatta suyu da, parkın havuzundan içiyorlar.
Şu an kendinizi nasıl hissettiğinizi çok iyi anlıyorum :)
13. Ali Rıza'nın baldızıyla (Mine Mutlu), Saffet'in karısı Emine'nin (Meral Zeren) filmdeki sesleri aynı çünkü aynı kişi seslendirmiş.
Tabii ki billur sesli kadın Jehan Mahfi Tözüm'ün seslendirmesi.
14. Her detayı tatlı bir samimiyet barındıran filmin en güzel detaylarından birini daha hatırlayalım. Ankara'ya milli bayram kutlamaları sırasında gelen kardeşler, Mustafa Kemal Atatürk'ün resimlerine hayran hayran bakarken Kemal Sunal'ın yüreğinden koparak söylediği "Ah canımmm!" cümlesi, insanı öyle böyle mutlu etmez.
Kocaman sarılmak istersin o sahnede ismi ve resmi geçen herkese...