A24.com.tr » ekonomi » SteelOrbis 16. İnşaat Demiri ve Filmaşin Konferansı yapıldı

SteelOrbis 16. İnşaat Demiri ve Filmaşin Konferansı yapıldı

SteelOrbis 16. İnşaat Demiri ve Filmaşin Konferansı yapıldı

SteelOrbis 16. İnşaat Demiri ve Filmaşin Konferansı 20 Ocak tarihinde Las Vegas’taki Planet Hollywood Las Vegas Resort & Casino’da gerçekleşti.

Yaklaşık 100 tüccar, yönetici ve piyasa oyuncusunun katıldığı konferansta talebi etkileyen faktörler, vergi ve ticaret sorunları ve önümüzdeki döneme yönelik fiyat görünümü konuşuldu. Bununla birlikte ABD, AB ve Çin ekonomilerinde yaşanan mali ve siyasi gelişmeler ile savaşların ve politik krizlerin küresel ekonomiye etkilerine değinildi. Yeni Trump yönetiminin yerel ve küresel ticaret ile inşaat ve altyapı sektörlerini nasıl etkilediğine dikkat çekildi.

SteelOrbis Genel Müdürü Murat Eryılmaz’ın açılış konuşmasıyla başlayan etkinliğe, küresel çaptan alıcıları ve satıcıları bir araya getiren online uzun mamul ticaret platformu Chicago, Illinois merkezli StaalX’in kurucusu ve CEO’su Murat Aşkın moderatörlük yaptı.

Aşkın, “Misyonumuz, hem alıcılara hem de satıcılara yenilikçi bir teknoloji sayesinde daha basit işlemlerle ticareti mümkün kılmak. Ticari işlemleri daha da kolaylaştıracak araçları bulmaya ve geliştirmeye devam ediyoruz,” ifadelerini kullandı.

Bu yılın konuşmacıları arasında SEBA Group Başkanı ve CEO’su, IREPAS Yönetim Kurulu Üyesi F.D. Baysal, Çolakoğlu Metalürji Uzun Mamul Satış Müdürü Didem Taşkıran, S&P Global Baş Ekonomisti ve Çelik Tahmin Müdürü Tommy McCartin ve BMO Özel Sektörler Varlığa Dayalı Kredi departmanı yöneticisi Andrew Pappas yer aldı.

Tommy McCartin, ilk oturumda uzun mamullerin nasıl zayıf talep ve küresel çapta artan koruma önlemleri arasında kaldığına dair yaptığı sunumda 2025 yılı için inşaat demiri fiyatlarının görünümünü, bu yılda piyasanın karşılaşacağı tehlikeler ile talebi etkileyecek olan faktörleri paylaştı.

McCartin, “Küresel çapta önümüzdeki birkaç yıl boyunca %3’ün altında ekonomik büyüme görüleceğini düşünüyoruz. ABD’deki büyüme ortalama olarak %2’nin altında kalabilir. 2025 yılında yapılacak üretim duruşları fiyatları en fazla destekleyen etmen olacak,” ifadelerini kullandı.

McCartin sunumunda S&P Küresel Araştırma verilerinin çelik üretiminde önemli bir rol oynayan küresel demir cevheri fiyatlarının 2025 yılında ortalama 100$/mt seviyesinde seyredeceğini, 2026 yılında ise fiyatların daha da düşeceğini gösterdiğini belirtti. Bununla birlikte hurda fiyatlarının yaklaşık 300$/mt seviyesinde yer alacağını öne süre McCartin, iç piyasada genişletilen 232. Madde vergilerinin Trump döneminin önemli yapıtaşlarından biri olduğunu düşünüyor.

Sunumunun ardından ortak panele geçen McCartin, ABD inşaat demiri piyasalarında fiyatların daha da artacağını belirterek, “Fiyatlarda rekabet edemiyorsanız ya şirketinizi satmanız ya da tesisinizi kapatmanız gerekecek,” şeklinde konuştu.

Panele katkıda bulunan F.D. Baysal, zarar etmeye devam eden birçok inşaat demiri üreticisinin daha fazla kâr elde etme imkanı sunan filmaşin üretimine çok az bir maliyetle geçebileceğini ifade etti. Baysal, “ABD’deki filmaşin piyasaları inşaat demiri piyasalarından daha güçlü olduğu için fiyatlar daha yüksek,” dedi.

Baysal’a göre küresel çapta en belirleyici unsur Çin. Ülkenin üretim fazlasının devam etmesi ve 2025 yılında 100 milyon mt’dan fazla çelik ihracatı yapması bekleniyor. Baysal konu hakkında, “Çin’in üretime ve ihracata devam etmesi fiyatları baskı altında tutacak,” ifadelerini kullandı ve ABD ekonomisinin birçok ülke arasında en fazla istikrar gösteren ekonomi olduğunu söyledi.

Panelde konuşan Çolakoğlu Metalurji Uzun Ürünler Satış Müdürü Didem Taşkıran, 2025 yılında yeni elektrik ark ocaklı tesislerin faaliyete girmesiyle ortaya çıkacak ilave üretim kapasiteleri sebebiyle küresel inşaat demiri fiyatlarının yeni yılda da baskı altında kalarak çok fazla artamayacağını belirtti.

Seyircilerden gelen bir soruya cevap veren panelin moderatörü Murat Aşkın, önümüzdeki dönemde Türkiye çelik üretimi ve ihracatına ilişkin yorumlarda bulundu. Aşkın, “Trump çelik açısından iyi ama artan vergiler ışığında pazarlıklar yapmak zorunda kalacak olan çelik tüccarları için çok da iyi değil. Türkiye’deki yüksek enerji maliyetlerine bakıldığında, Rus doğal gazına olan bağımlılık devam edecek, sadece Türkiye için değil tüm dünya için. Korumacılığın artmasını, piyasaların daha da yerelleşmesini, bunun da tüccarların işini daha da zorlaştırmasını bekliyoruz,” şeklinde konuştu.

Üçüncü oturumda BMO yetkilisi Andrew Pappas, ABD’deki ekonomik ve politik durum hakkında konuşarak “ABD piyasasında durum, deniz aşırı piyasalarla karşılaştırıldığında nispeten iyi gözüküyor,” dedi. ABD ekonomisine ilişkin beklentilerinin olumlu olduğu ancak Trump’ın başkanlığına yönelik belirsizliklerin de mevcut olduğunu söyledi.

Andrew Pappas, Trump yönetiminin küresel çelik piyasasını olumlu ve olumsuz nasıl etkileyeceğine dair yorumlarda bulundu. Pappas, “Trump’ın iyi yanlarından biri, özellikle 2017’deki vergi indirimlerini uzatması ve regülasyonları azaltması gibi büyüme açısından pozitif etkisi olması. Kötü tarafı ise, artan vergiler diğer ülkelerin ABD’ye karşı misilleme yapmasına neden olabilir, sınır dışı etme uygulaması istihdamda sıkıntıya yol açabilir, öte yandan vergi indirimleri de kamu borçlanmasını artırabilir,” yorumunu yaptı.

İthalatın yıllık bazda düşmeye devam ettiği takdirde kapasite fazlasındaki büyümenin inşaat sektörü için iyi olduğunu söyleyen Pappas, “Bu durumda ithalatın ABD piyasalarında payını artırması çok zor olacak. Bu piyasanın kazananları üreticilerle çalışan yerel inşaat sektörü olacaktır. İthalatçılar ile üretim maliyetleri yüksek olan birçok küçük ölçekli yerel üretici ise zarar edecek,” ifadelerini kullandı.

Pappas, “Muhtemelen Çin’den gelen ithalatın hepsine %25 vergi gelecek, elektrikli araçlara ise %100-200’e varan vergiler olabileceğini tahmin ediyorum,” dedi. Pappas, Trump’ın önümüzdeki dönemde üretimi ve imalatı ABD’ye geri taşımaya yoğunlaşacağını düşünüyor. BMO yetkilisi, “Covid pandemisinde de gördük ki küresel tedarik zincirlerine bel bağlayamayız. Trump’ın ilk döneminde vergiler sonucunda üretim ABD’ye geri dönmüş ve fiyatlar da düşmüştü. Küresel olarak baktığımızda vergi uygulamaları artışta. Biden yönetimi süresince değişmeyen tek şey vergilerdi,” şeklinde konuştu.

Sunum ve panelin ardından SteelOrbis Genel Müdürü Murat Eryılmaz, çelik sektörüne 40 yıldır katkılarda bulunan SEBA Group’tan F.D. Baysal’a uzun ürünlerde Ömür Boyu Başarı ödülünü takdim etti. Konferans, katılımcılara networking fırsatları sunan kokteylle son buldu.

YORUMLAR
  Ünlü isimlerin vücutlarına yaptırdığı en özel dövmeler ve anlamları...
Ünlü isimlerin vücutlarına yaptırdığı en özel dövmeler ve anlamları...