A24.com.tr » politika » TBMM Tarım Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç: "Kurban pazarlığını bu yıl el sıkışmadan yapalım"

TBMM Tarım Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç: "Kurban pazarlığını bu yıl el sıkışmadan yapalım"

TBMM Tarım Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç: "Kurban pazarlığını bu yıl el sıkışmadan yapalım"

- "Kurban pazarlığını bu yıl el sıkışmadan uzaktan, birbirimizi anlayarak gözlerimizle, infak etmenin ruhuna uygun olarak ve birbirimizi örselemeden pazarlık yapalım" - "Kurban Bayramında ithalat yapılmadı. İhtiyacımızdan fazla yerli ve kendi üretimiz olan hayvanımız var" - "Kurbanlık hayvanlar, gereken aşıları yapıldıktan ve pandemi sürecindeki ilave tedbirler alındıktan sonra pazara çıkarılıyor. Türkiye'nin herhangi bir yerinden büyük şehirlere gönderilen havyanların, dezenfeksiyon ve diğer sağlık kontrolleri yapılıyor"

TBMM (AA) - ADEM BALTA- TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kars Milletvekili Prof. Dr. Yunus Kılıç, "Kurban pazarlığını bu yıl el sıkışmadan uzaktan, birbirimizi anlayarak gözlerimizle, infak etmenin ruhuna uygun olarak ve birbirimizi örselemeden pazarlık yapalım." dedi.

Ankara'nın Altındağ ilçesinde bulunan bir kurban kesim merkezinde incelemelerde bulunan Kılıç, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Türkiye'de yılda yaklaşık 2 milyon 700 bin civarında küçük baş hayvan 850 bin civarında da büyükbaş hayvanın kurbanlık olarak kesildiğini belirten Kılıç, "Bu yılki öz kaynaklarımızla üretilen kurbanlık hayvan sayısına baktığımızda ithalata ihtiyaç duymadan yaklaşık 1 milyon 250 binin üzerinde büyükbaş hayvan, 4 milyonun üzerinde de kurbanlık için hazırlanmış küçük baş hayvan var. Bunun için Kurban Bayramı'nda ithalat yapılmadı. İhtiyacımızdan fazla yerli ve kendi üretimiz olan hayvanımız var." dedi.

Kılıç, bu yılda geçen yıla göre ithalatın yüzde 95 oranında düştüğünü, besili kurban ithalatının hiç yapılmadığını, bu nedenle vatandaşların pazarlarda ithal hayvan görmeyeceğini vurguladı. Kılıç, ithal edilen çok az sayıdaki hayanın ise damızlık amaçlı olarak yapıldığını söyledi.

Türkiye'de 2002 yılında hayvan sayısının 9.5 milyon olduğunu, bu sayının şimdi 18 milyona ulaştığını kaydeden Kılıç, üreticinin korunması durumunda önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin besili hayvan ithalatına ihtiyaç duymayacağını belirtti.

- "Kurbanlık satış merkezlerinde pandemiye karşı önlemler alınıyor"

Hayvanların sağlık kontrollerinin ilgili birimlerce yapıldığını vurgulayan Kılıç, "Kurban satış ve merkezlerine gelen hayvanlar çıkış noktalarından takip ediliyor. Kurbanlık hayvanlar, gereken aşıları yapıldıktan ve pandemi sürecindeki ilave tedbirler alındıktan sonra pazara çıkarılıyor. Türkiye'nin herhangi bir yerinden büyük şehirlere gönderilen havyanların, dezenfeksiyon ve diğer sağlık kontrolleri yapılıyor. Bu işlemlerden sonra araçlara bindirilip kurbanlık satış merkezlerine gönderiliyor. Satış merkezlerine gelen hayvanların nerede, ne zaman ve ne gibi sağlık işlemlerinden geçtiği biliniyor." değerlendirmesinde bulundu.

Kurbanlık satış merkezlerinde pandemiye karşı önlemlerin alındığını belirten Kılıç, belediyelerin rutin sağlık ve diğer tedbirleri alarak kontrollerini yaptığını aktardı.

Türkiye'deki kurbanlık hayvanların küpeli, aşılı ve kontrol altında olduğunu anımsatan Yunus Kılıç, vatandaşların bu konuda kaygı duymaması gerektiğini belirtti.

Kurbanlık hayvan fiyatlarının da uygun olduğunu anlatan Kılıç, "Geçen yıl ile bu yıl arasında fiyat farkının olmadığını söyleyemeyiz. Ama fiyat farkının olmaması normal bir durum olmazdı zaten. Çünkü ülkede yüzde 12 oranında bir enflasyon var. Hayvan fiyatlarının bu artışın altında olması durumunda üreticilerimiz mağdur olurdu ki bunu biz arzu etmeyiz. Üreticinin ayakta kalması için gerekirse biraz daha fazla kazansın düşüncesindeyiz." diye konuştu.

Üreticinin emeğinin karşılığını alması gerektiğine işaret eden Kılıç, geçen yıl canlı hayvan kilosunun 22 lira civarında olduğunu şu anda ise 25 lira seviyesinde olduğunu kaydetti. Bu artışın yüzde 10 ile 12 arasındaki bir artışa denk geldiğini belirten Kılıç, bu fiyatın hem üretici hem de tüketici açısından uygun bir fiyat olduğunu aktardı.

Tüketicilerden bayramın son günlerini beklememelerini isteyen Kılıç, "İki gün daha bekleyip 'sıkışsın, öldürüp alayım' düşüncesi kurban mantığı ve felsefesine uygun değil. Vatandaşlarımız gelip zamanında alsınlar, üreticinin hakkını versinler, bu Mevla'nın daha çok hoşuna gidecektir. Üç kuruş daha fazla verilse ne olacak?" diye konuştu.

- "Kurban pazarlığını el sıkışmadan yapalım"

Kurbanlıkta geleneksel olarak çetin pazarlıkların yapıldığı ve kolların ağrımasına neden olan el sıkışmanın bu yıl olmayacağını ifade eden Kılıç, "Vatandaşlarımız, eski geleneklerimizi unutmadan ve daha sonraki yıllarda yaşatmak için bu yıl mümkün olduğu kadar mesafeyi korusunlar. Daha seyrek zamanlarda gelsinler. Kendilerini ve karşıdakileri korusunlar. Kurban pazarlığını bu yıl el sıkışmadan uzaktan, birbirimizi anlayarak gözlerimizle, infak etmenin ruhuna uygun olarak ve birbirimizi örselemeden pazarlık yapalım." çağrısında bulundu.

Kovid-19 salgının devam ettiğini, hayvan satış merkezlerinin insan yığılmasını engellemek için çok önceden açıldığını, bu nedenle vatandaşların da erkenden gelip kurbanlıklarının almasını öneren Kılıç, vatandaşların maskelerini takıp sosyal mesafeye uymalarını istedi.

Kovid-19 taşıyıcısı olan bir vatandaşın hayvanı kontrol etmesi sırasında virüsün hayvana bulaşabileceğini, bir başka vatandaşın da aynı hayvana temas etmesiyle virüsü kapabileceğini anlatan Yunus Kılıç, "Mümkün mertebede hayvanın genel görünüşüne göre karar versinler. Hayvanın ağız, burun göz veya başka bir yerinde akıntı yoksa, bakışlarında ve cildinde bir anormallik yoksa genel olarak o hayvan sağlıklı demektir. Hayvan satıcılarımız da maskelerini taksınlar. " ifadesini kullandı.

Vatandaşlardan yol kenarları gibi yerlerde kurban kesmemelerini isteyen Kılıç, temiz ve kontrolü yapılmış kesim yerlerinde kesiminin yapılması gerektiğini, insana yakışmayan ve çirkin görüntülere neden olan bu vatandaşlara para cezası verileceğini belirtti.

Kılıç, bu tür davranışların işletmeler tarafından yapılması durumunda da 88 bin liraya varan cezanın verildiğini kaydetti.

Bir yaşını tamamlamış küçükbaş hayvanlar ile iki yaşını tamamlamış büyükbaş hayvanların kurbanlık olarak kesilebileceğini kaydeden Kılıç, hayvanların yaşını tamamlayıp tamamlamadığının alt çenedeki dişlerden anlaşıldığını söyledi. Kılıç, "Kapak atma" olarak bilinen iki süt dişinin yerine çıkan daha iri dişlerden hayvanın yaşını tamamlandığının anlaşıldığını belirtti.

- "Hayvanlara bıçağı göstermeyin"

Kurban Bayramı'nda her yıl yaşanan kasap kazalarını hatırlatan Kılıç, hayvan kesiminin deneyimli kişilerce yapılması gerektiğini söyledi.

Kılıç, "Bıçağı kontrol etmesini bilmeyen ve hayvanın davranışları hakkında bilgisi olmayanların bu işi yapmaması gerekir. Vatandaşların deneyimli kasaplardan yardım almasını tavsiye ediyoruz. 'Hayvanlar hissetmez' diye düşünenler olabilir ama bu doğru değil. Hayvan bıçağı gördüğü zaman bile başına gelecekleri anlayabilecek duyarlılık ve hissiyata sahiptir. Bu yüzden dinimizin emri gereği incitmeden ve bıçağı bile göstermeden en kısa sürede, bir darbede kesmek gerekir." dedi.

Yunus Kılıç, hayvan derisinin milli bir servet olduğunu bu nedenle zarar verilmeden yüzülmesi ve tuzlanması gerektiğini belirtti.

- "Eti serin bir yerde 12 saat beklettikten sonra dolaba koymak gerekir"

Kurbanlık hayvanların genellikle 2-3 yaşında olduğunu, bu hayvanlarda et ve kas dağılımı oranın çok iyi olduğunu ifade eden Kılıç, etin serin bir yerde 12 saat bekletilmesi gerektiğini söyledi.

Hayvanda 'ölüm sertliği' denilen bir durumun olduğunu ifade eden Kılıç, "Bu sertlik yaklaşık 12 saatlik beklemeden sonra geçer ve hayvanın eti yumuşar. Et çok bekletilmesi durumunda kokar, az bekletilmesi durumunda ise sertleşir. Bunun için vatandaşlarımızdan ölüm sertliği sürecini geçmesini beklemesini öneriyoruz. Ayrıca etin tüketilebileceği büyüklükte doğranması lazım. Büyük et parçalarının dolaba koyulup sonra çıkarılmasını tavsiye etmiyoruz. Büyük et parçalarının dolaptan çıkarılıp tekrar dondurulması durumunda olumsuz durumlar ortaya çıkabilir." diye konuştu.

Kurban etinin en güzel yerinden öncelikle fakirlere ve komşulara verilmesi gerektiğini belirten Yunus Kılıç, "Kimse stokçuluk yapmasın. Bir yıl boyunca kurban eti yiyen insanlar oluyor. Bu kurban ruhu ve mantığına uygun değil, önce ihtiyaç sahipleri ve komşularımıza dağıtalım sonra bir kısmını kendimize ayıralım." ifadesini kullandı.



YORUMLAR
  Ünlülerin gerçek isimlerini biliyor muydunuz?
Ünlülerin gerçek isimlerini biliyor muydunuz?