Yemek kartlarında yeni dönem neler getiriyor?

KPMG İş ve Sosyal Güvenlik Direktörü Mustafa Kılıç, son günlerde gündemi meşgul eden yemek kartları, yemek uygulamaları ve sosyal yardımlara ilişkin yapılan SGK düzenlemeleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
 
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) 31 Aralık 2024'te yayımladığı yeni genelge ile yemek kartlarının kullanımına dair sınırlamalar getirildi. Daha önce yemek kartları 2022 Aralık ayına kadar tutar sınırlaması olmaksızın hem yemekte hem alışverişte hem de farklı farklı harcamalarda kullanılabiliyordu ve bu harcamaları hiçbir sınırlamaya tabi olmaksızın sosyal güvenlik priminden muaf tutuluyordu. 2022 Aralık'ta yine Sosyal Güvenlik Kurumu buna belirli bir orandan, yani günlük brüt asgari ücretin yüzde 23,65'i tutarında, sınırlamaya gitti. Bu sınırlamanın altını sosyal güvenlik priminden istisna tutmakla birlikte bu oranın üzerini sosyal güvenlik primini dâhil etmişti. 2022 Aralık'tan 2024 Mayıs'a kadar bu uygulama devam etti. Ancak Danıştay SGK'nın bu sınırlamasının doğru olmadığını belirterek bu düzenlemeyi iptal etti. Bu nedenle SGK 31 Aralık 2024 tarihinde yeni bir milat belirledi ve genelgesinde kurum yönetim kurulu kararıyla birlikte bir tutar belirledi. Bu tutar fiilen çalışılan gün başına 158 TL şeklinde hayatımıza girdi.
 
KPMG İş ve Sosyal Güvenlik Direktörü Mustafa Kılıç, KPMG Türkiye Digital Studio kanalında yayınlanan videoda örneklerle yeni düzenlemenin neler getirdiğini açıkladı. Yemek kartlarında günlük 158 TL'nin üzerinden yüklemelerin de yapılabildiğini hatırlatan Kılıç, “Bu durumda eğer yemek amacıyla verilmiş ise bu kartlar, yine hiçbir tutar sınırlamasına takılmadan sosyal güvenlik priminden istisna tutulacak. Örnekle açıklayalım bir işletmemizde 22 gün çalışılıyor ve her bir gün için 300 lira yemek yardımı veriliyor. Yemek kartına yükleniyor ve bu yemek kartı da sadece yemek için restoran, lokanta, kafe, yiyecek, içecek iş yerlerinde geçerli olmak üzere sınırlandırılmış. Bu tutar, 300 liralık tutar hiçbir sosyal güvenlik birimine tabi değil. Ama bu 300 lira eğer marketlerde, diğer farklı iş yerlerinde, alışverişlerde, yemeğin dışında kullanılabiliyor ise burada 158 x 22 yapıp geri kalan tutarı yani 158 liranın üzerindeki tutarı sosyal güvenlik primine tabi tutmak gerekiyor.” dedi.
 
İşverenlerin talepleri ne?
İşverenlerin taleplerine de değinen Kılıç, “Ancak piyasada şöyle bir algı oturmaya başladı. İşverenler 300 lirayı aslında yemek ve yemeğin dışındaki ayni yardım şeklinde de verdiklerinin kabul edilmesini talep ediyor. Çünkü SGK tarafından ayni yardımlar sosyal güvenlik primine tabi tutulmuyor. İşverenlerin ise bu harcamaların da bir yemek, gıda, alışveriş çeki gibi değerlendirilmesi ve sosyal güvenlik priminden istisna edilmesi şeklinde talepleri var. Biz burada şu anki düzenlemeye göre bunun açık olmadığını değerlendiriyoruz. Eğer alışveriş çeki verilecekse belirli bir mal için belirli bir kişiye bu alışveriş çekleri verilebilir. Sınırsız bir harcama yetisi olmaksızın tabii ki.” şeklinde konuştu.
 
“Performans, çalışma ya da başarı primi tarzı şeylere bağlanmış, ayni yardım yerine geçebilecek alışveriş kartları sosyal güvenlik primine tabi.” diyen Kılıç açıklamasının devamında şunları söyledi: “Çünkü sosyal yardım çalışma karşılığı olmaksızın verilen yardımlar olması halinde sosyal güvenlik priminden istisna tutulabilmektedir. Bu kapsamda sosyal güvenlik kurumunun burada tutumu ne olacak? Eğer bir kişiye 300 lira verip alışveriş kartı yerine de yemek yerine de kullanılabilen bir kart ise ve biz sosyal güvenlik primine dâhil etmemişsek bu 158 TL üzerindeki kalan tutarı tabii ki bir denetimde risk oluşturabilir. Aldığımız destekler, asgari ücret desteği başta olmak üzere geri alınır ve idari para cezalarıyla karşı karşıya gelebiliriz. Ondan dolayı bir uygulamaya geçmeden önce muhakkak sosyal güvenlik uzmanınızdan destek almanız, görüş almanız önemli.”
 
Yemek kartlarının vergi boyutuna da değinen Kılıç, bu konuyla ilgili olarak da “Yemek kartlarında 240 TL artı KDV, yani 264 TL şeklinde bir vergi istisnanın olduğunu hatırlatmak isteriz.” dedi.